Arka Planda Kalmış Bir Spor Dalı: Hentbol

        

        Ülkemizde futbol hegemonyasında geçen onlarca yılın ardından 21.yüzyılın ilk yıllarından itibaren diğer birkaç spora da ilgi alaka daha da artmaya başladı. Popülarite açısından daima futbolun arkasında kalan basketbol ülkemizde düzenlenen Eurobasket 2001’le beraber popülerliğini zaman içinde daha da arttırdı.  Son 15 yılda gerek bayan gerekse erkek voleybolundaki gelişmeler de artık bu müsabakalar için salonlara daha çok insan çekiyor. Fakat en arka planda kalan ve takımlarımızın maalesef, branşında bazı önemli Avrupa liglerinin alt klasmanlarında ancak mücadele edebileceği kalitede olduğu ‘’hentbol’’ adında bir spor dalı var ki sormayın gitsin.

        Türkiye’de sporla az buçuk ilgilenen kime sorsanız ne olduğunu bileceği fakat oynanış biçimi hakkında çok da fikir sahibi olmadığı bir spor dalıdır hentbol. Sonuçta hiç hentbol maçı izlememiş birini salona götürdüğünüzde savunmadan hücuma kalkan bir takımın 3-4 oyuncusunun oyun durmadan ve hakemin izni olmaksızın yedeklerle yer değiştirdiğini görünce kuşkusuz şaşıracaktır. Buradaki amaç hücum konusunda daha yetenekli hentbolcuların o esnada oyunda olmasının takıma daha çok katkı sağlayacağı gerçeğidir. Hentbolda da basketboldaki gibi belli başlı topu taşıma kuralları vardır. Oyuncular yaptıkları faullere göre 2 dakika cezası alabilirler veya doğrudan diskalifiye edilebilirler. Kurallardan çokça bahsedip canınızı sıkmak da istemem. Hentbolu öğrenmenin en kolay yolu bolca maç seyretmekten geçiyor. Zira kural kitabını hiçbir şey bilmeden açarsanız çok da bir şey anlamayacağınız bir gerçek.

        Türkiye’nin en köklü kulüpleri olan Beşiktaş, Galatasaray, Fenerbahçe ve Trabzonspor’dan sadece ikisinin hentbol branşında takımlarının olduğunu göz önünde bulundurursak genelin de hentbola ne kadar ilgi gösterdiğini görmüş oluruz sanırım.  1978 yılında hentbol şubesini kuran Beşiktaş bu branşta Türkiye’deki kulüpler açısından en tecrübeli olanı. Trabzonspor ise hentbol şubesini açmak için 2010 yılına kadar bekledi. Ama işin ilginç yanı erkekler klasmanında takımları bulunan Beşiktaş ve Trabzonspor’un bayanlarda herhangi bir takımı yok.

        Erkekler ve Bayanlar Süper Lig’inde mücadele eden birçok takım belediyelerin bünyesinde mücadele eden takımlar. Bu da gayet normal tabii. Çünkü hentbola olan ilgi çok çok az. Bunu göstermek için tek bir örnek vermem yeterli olacak sanırım. 1978-1979 sezonundan itibaren düzenlenen Erkekler Süper Ligi’nde en çok şampiyonluk yaşayan takım olan Beşiktaş maçlarını 1500 seyirci kapasiteli Süleyman Seba Spor Salonu’nda yapıyor. İnanması güç olsa da maçlar ücretsiz, maça girmek için bilet falan satın almanız gerekmiyor yani. Buna rağmen ulaşımı, voleybol ve basketbol maçlarının yapıldığı Akatlar Spor Salonu’ndan daha kolay olan spor salonu ancak ve ancak play-off karşılaşmalarında bir nebze olsun doluyor.

        Hentbolun Avrupa Kupaları formasyonu aynı basketboldaki gibi. Europa Champions League, Europa Cup ve Challenge Cup adları altında 3 farklı kupada mücadele eden takımlarımız bu zamana kadar herhangi bir Avrupa kupasında şampiyonluk tadamadılar. Başarıya en çok yaklaştığımız turnuva ise en alt klasmanda bulunan Challenge Cup. Bayanlarda 2011 ve 2012 yıllarında peşpeşe iki yıl final oynayan Muratpaşa Belediyesi iki maçta da Fransız takımlarına yenilmekten kurtulamadı. Geçtiğimiz yıl ise Üsküdar Belediyesi aynı turnuvada yarı finale kadar yükselme başarısı gösterdi. Erkeklerde de durum bundan farklı değil. Ligde son 10 yılda 8 şampiyonluk yaşamış olan Beşiktaş 2009 yılında Challenge Cup’ta yarı finale kadar yükseldi. Fakat Rumen takımı CS Sport Resita ile eşleşen siyah beyazlılar rakibine deplasmanda kaybedip içeride de berabere kalınca şampiyonluk umutları bir başka bahara kaldı.

        Dilerseniz Avrupa’dan tekrar liglerimize dönelim. 3 yıl öncesine kadar şampiyonluğu bulunmayan  fakat 3 yıldır da şampiyonluk tahtından inmeyen Muratpaşa Belediyesi bayanlarda, 10 şampiyonluğu bulunan ve 6 yıldır şampiyonluğu kimselere kaptırmayan Beşiktaş erkeklerde kuşkusuz en iyi takımlar. Fakat benim burada üstünde durmak istediğim olay farklı. Bayanlar Süper Ligi şampiyonluğunu bu zamana kadar 19 farklı takım kazandı. Ve bu takımlardan sadece 3’ü günümüzde Süper Lig’de mücadele ediyor. Erkekler Süper Ligi içinde aynı şeyleri söylemek mümkün. 7 farklı şampiyonun çıktığı ligde şampiyon olan takımlardan sadece 2’si bugün Süper Lig’de. Artık Süper Lig’de mücadele etmeyen bu kulüplerden birçoğu maddi sıkıntılardan dolayı ya hentbol şubesini kapattı ya da alt liglere düştü. Günümüzde en üst kademede mücadele eden şampiyonlar için de yarın aynı şeylerin geçerli olabileceğini söylesem sanırım çok da abartmamış olurum.

        Peki ne yapılmalı diye de soruyorsunuzdur tabii.  Bu sorunun cevabı bir ürünü pazarlamak isteyen herhangi bir firmanın yaptığı şeyle aynı. ‘’Reklam’’. Ntv Spor iki yıldır Bayanlar ve Erkekler Süper Lig karşılaşmalarını yayınlıyor. Bu hentbola olan ilginin artması yönünde çok önemli bir adım. Normalde bir kulüp, maçları televizyonlarda şifresiz olarak yayınlandığında stada veya salona gelecek taraftar sayısının azalmasından endişe eder. Fakat salonlara gelen hentbol seyircisi oldukça az olduğundan bu hentbolda dert edilecek bir durum değil. Ayrıca televizyondan gelecek yayın gelirleri kulüpler için iyi bir kaynak. Tabi bu kaynak iyi bir şekilde değerlendirilmeli. 

        Önemli bir kulübün her sezon başında futbol, basketbol ve voleybol alt yapıları için seçmeler yaptığını sıklıkla duyabilirsiniz. Ama bu durum hentbol için geçerli değildir. Çünkü bu branşa olan ilginin çok az olduğunu bilirler. Keza birçok hentbolcunun günümüzde yarı profesyonel olarak(yani hentbolculuğun yanında başka işlerle de meşguller) forma giydiğini düşünürsek nelerin aşılması gerektiğini daha da iyi görürüz.               

        Yavaş yavaş toparlarsak, kulüplerin mevcut kaynaklarını en iyi şekilde kullanarak ve de yeni kaynaklar yaratarak göze çarpan bu eksikleri en iyi şekilde gidermesi gerek. Yoksa elde edilen mevcut başarı suni bir başarı olmaktan öteye gidemeyecektir.

        Dolu salonlarda oynanan maçlarda büyük başarıları anlatabileceğimiz nice hentbol yazılarına. Esen kalın.

     

      Can Bilgin

      İstanbul Üniversitesi Matematik

      canbilgin92@gmail.com