Cuma, Mayıs 16, 2025

Son Yazılar
>> İngiltere'nin DNA'sı değişecek  >> Üstün Yetenekle Başa Çıkmak  >> Gerçeklerle Yüzleşmek  >> Maslow Amca ve Futbol Bağlamı  >> Beşiktaş Gururlu Fenerbahçe Mutlu  >> BİR IVERSON VAR BENDEN İÇERÜ…    

15 Eylül 2014 Pazartesi

Trabzonspor - Fenerbahçe Maç Yazısı


          2010-2011 sezonundan sonra Trabzonspor-Fenerbahçe maçı deyince futbol düşünemediğimiz, futbol konuşamadığımız zamanlar geçirdik. Yine olayları, futbol dışı şeyleri konuşacağımızı düşünürken başta Trabzonspor taraftarı olmak üzere iki kulüp yönetici ve futbolcuları sadece futbolun izlendiği, konuşulduğu ve tartışılacağı bir maçı geride bıraktırdı bizlere. Öncelikle değinmek istiyorum ki Trabzonspor taraftarı kışkırtılmadığı ve tetiklenmediği sürece sadece futbol odaklı bir profil çizebilirmiş demek ki Fenerbahçe maçında. Demek ki çatılara keskin nişancı yerleştirmezsen, maç günleri yaklaştıkça gündem değiştirici saçma şeyler yapmazsan bu kent sadece futbol odaklı olabiliyormuş. Allah’tan da olay çıkmadı ki olası olaylar ve sonrasındaki cezalar Trabzonspor’un bu tarihin en kritik yapılanmasına çok derin bir darbe vurabilirdi. 

          Maça gelecek olursak maçın özetini Fenerbahçe oynadı, Trabzonspor galibiyeti kovaladı diye özetleyebiliriz. Topa çok daha fazla sahip olup, çok daha fazla pas yapan takım Fenerbahçe’ydi. Fakat bu oyun ne kadar dikine oynanıp ne kadar etkili olunabildi o tartışılır. İsim isim Trabzonspor’lu oyunculara değinecek olursak ;

Onur Kıvrak son yıllardaki en rahat maçlarından birisini oynadı çünkü Trabzonspor takım savunması anlamında çok iyiydi o yüzden pek iş düşmedi Onur’a.

Zeki Yavru çok iyi bir maç çıkardı. O tecrübesizliğini üstünden atmış iyice. Maç başındaki motivasyon konuşmasını Zeki’nin yapması ise aslında sadece oyun değil karakter olarakta her geçen zaman geliştiğini ve olgunlaştığını gösteriyor.

Belkalem maçın en iyilerinden birisiydi. Savunmada çok iyi toplar kesti ve özellikle hava hakimiyeti benim çok dikkatimi çekti. Tek başına savunmayı toparlıyor tek stoper oynatsan sırıtmaz bile bu mübalağadan anlayabiliriz bugün ne kadar iyi olduğunu.

Mustafa Akbaş’a bugün pek iş düşmedi gibi ama oda gerektiği yerlerde iyi girdi toplara takım savunmasında iyi işler yaptı.

Musa Nizam en beğendiklerimden birisiydi bugün. Trabzonspor ki senelerdir sol beksiz oynuyordu, bu sene ise Musa’nın yedeği İshak Doğan. İkisinin yerli oluşu, ikisinin de genç oluşu, ikisinin de sol bek oluşu hep bir rekabet eşliğinde ikisini de çok güzel yerlere getirecek. Bu yüzden en çok bu ikilinin gelişimi heyecanlandırıyor beni. Trabzonspor ve Türk futbolu adına çok iyi bir ikili olacaklar sol bekte. Umarım hep böyle sağlam oynayıp üzerine koymaya devam ederler.

Salih Dursun iyi niyetliydi ama biraz da asıl mevkisinin orta saha olmamasından, stoper olmasından dolayı bazen gereksiz sertlikte oynadı bu da çok çok faul çalınmasına neden oldu. İyi niyetli mücadelesini göstermesi bu sertliği bi nebze olsun anlamamızı sağladı.


Kevin Constant ara ara parlayan ama çok değerli bir mücevher. Özellikle sol ayak dışıyla attığı paslar, açtığı oyun sadece bir yazıya başlık olacak derecede güzeldi. Sorumluluk aldığı zaman çok iyi açabiliyor oyunu. Tek sıkıntısı devamlılık gibi gözüküyor, çünkü maçın 5 dakikası Constant’ı övüyorsak 10 dakika sahada göremiyoruz gibi oluyor. Zamanla bu kadronun en kilit isimlerinden birisi olacağı aşikar.


Medjani yine sessizce görevini layıkıyla tamamladı. Tam bir görev adamı. Ortasahadaki adam eksikliğinde özellikle defansif anlamda iyi şeyler katıyor Trabzonspor’a. Ayriyetten uzaktan şut özelliğinin de olması asıl mevkisinin orası olmamasına rağmen orada sırıtmamasını sağlıyor.

Fatih Atik bir çok kesim tarafından tam anlamıyla beğenilmese de çalışkan kanat diyebileceğimiz bir futbolcu. Çalışıyor, çabalıyor özellikle defansa yardımı sağ beki çok rahatlatan cinsten. Sade futbolu pek göze batmadığından dolayı bazı kesimler tarafından eleştiri alabiliyor fakat unutulmamalı ki Guingamp’ta oynarken şu anki forvet Yatabare’nin birçok golünde Fatih Atik imzası vardı. Belki de hoca eskideki bu uyumu taktiğe dönüştürmek için Fatih’te ısrar ediyor olabilir.


Waris maçı izlerken taraftarların 6 Milyon Euro vereceksek işte böyle adamlara vereceksin denmesiyle ilk maçtan beklentileri karşıladı bence. Hızı ve kıvraklığı Süper Lig seviyesinde çok can yakacak gibime geliyor. Ayrıca defansa yardımı muazzam. Musa Nizam’ı aşırı derecede rahatlattı gel-gitleriyle. Bazen pas tercihlerinde hatalar yaptı ama ilk maçına göre iyiydi. Özellikle Cardozo’yu çok iyi tamamlayacağını düşünerekten Waris’in Trabzonspor için çok önemli bir parça olacağını düşünüyorum. Çünkü eğer tek forvet oynuyorsanız kanatlarınızın en az birisinin forvet özellikleri olmalı ki Waris tam bu tamına uyan bir kanat forvet.

Yatabare özellikle ilk yarı pek topla buluşmasa da ikinci yarıda tehlikeli pozisyonlara girdi. Kalitesi belli, mevcut kadroda Cardozo’nun yedeği olacak gibi duruyor ama Cardozo olmayınca pivot santrafor bölgesinde sırıtmayacak iyi bir futbolcu. Şanssızlığı yanında olmasaydı ilk maçından da golle buluşacaktı zaten ama karşısında iyi bir Mert Günok vardı bugün.

Sonradan oyuna girenlerden özellikle Sefa Yılmaz çok dikkat çekti. Zamanla ilk 11’e adapte olacağını düşünüyorum. Sağ kanadı etkili bir şekilde kullanmasının yanında en önemli özelliklerinden birisi topsuz koşuları Trabzonspor’a çok goller ve puanlar kazandıracaktır.

          Önemli olan bu süreçte Trabzonspor’un mükemmel top oynamasındansa geleceğe umut saçmasıydı, bu gece taraftarlarına ve izleyenlere olumlu sinyaller vererek bu görevi yerine getirdi. Halilhodzic’in zaman istemesine herkes gitgide hak veriyor olacak olmalı ki Trabzonspor’un takım savunması anlayışının iyice oturmaya başladığını görmekteyiz. Birkaç cümle de Fenerbahçe için kullanmak gerekirse, İsmail Kartal hamlesi sanki Fenerbahçe’yi yükselişe geçmişken tekrar inişe geçirmiş gibi. Umarım Ersun Yanal’ı gönderdiklerine pişman olmazlar, takımda sıkıntıların olduğu gayet açık. Profesyonel futbolcusunun yaz kampından göbekle dönmesi benim için kabul edilebilir bir şey değil. Maç içinde Sow-Diego kavgası da ayrı bir detay. Benim şahsi görüşüm Fenerbahçe’nin önündeki en büyük engel Aziz Yıldırım. Yolunu bulmuş bir takıma İsmail Kartal hamlesi yapmasının tek nedenini ben Ersun Yanal’ı kontrol edemediği olarak yorumluyorum. Umarız düşündüğümüz gibi kötü olmazlar sonuçta Trabzonspor’lusu, Fenerbahçe’lisi bu işin asıl önemli faktörü taraftarlar. Onlar da durumları ne olursa olsun takımlarını her şartta destekliyorlarsa, takımlarının başarısı kadar mutlu oluyorlarsa varsın tüm takımlar başarılı olsun..




Sinan CÖDEL
Kocaeli Üniversitesi – Sivil Havacılık
Twitter; @futbol_gozlem

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Murat Çolakoğlu Seo Blogger Templates