Son Yazılar

Futbol

basketbol

diğer sporlar

9 Ekim 2014 Perşembe

Pedro Franco'yu Sevmeyen Benimle Ahbaplık Edemez

Tekmeye kafa sokan futbolcu

23 Nisan 1991 tarihinde Kolombiya'nın başkenti Bogota'da dünyaya gelen, tam adı Pedro Camilo Franco Ulloa olan Beşiktaş'ın genç defans oyuncusu bugünlerde Kolombiya A Milli takımına çağrılmanın haklı gururunu yaşıyor.

Pedro Franco'nun profesyonel kariyerinden biraz bahsedelim ve buralara nasıl geldiğine bir göz atalım. Pedro Franco, 2009 yılının şubat ayında Millonarios'ta A takıma yükseliyor ve ilk maçında Deportes Tolima'ya karşı 45 dakika forma giyiyordu. 103 kez formasını giyeceği Millonarios'ta 5 gol kaydediyor ve bu gollerin ilkini  Independiente Medellin'e atıyordu.
Kulübündeki başarılı performansını daha ilk maçlarından hissettiriyor olacak ki A takıma yükseldiği sene Kolombiya u20 Milli Takımı'na çağrılıyor ve kaptanlık pazubandını koluna geçiriyordu. 2011 yılında ülkesinde düzenlenen u20 Dünya Kupası'nda şimdilerde Kolombiya'nın "altın çocuğu" olarak lanse edilen James Rodriguez'in de bulunduğu kadroya kaptanlık yapıyordu.
Capitão
Aynı sene takımı alt yaş kategorilerinin köklü turnuvalarından Toulon Turnuvası'nı kazanırken Pedro da en iyi stoper ödülüne layık görülüyordu. Bu onun için buruk bir sevinç oluyordu çünkü idolü olan, ona futbol sevgisini aşılayan babasını turnuva sırasında kaybetmişti. Yaratılışından ötürü olsa gerek sessiz bir tarzı olan Pedro Franco bu olaydan sonra daha da içine kapanıyordu sanki. Beşiktaş'ın kendisiyle ilk ilgilendiği zaman da bu turnuvadaki performansıyla birlikte oluyordu. O dönemki şartlarda transfer riskli görülüp sonuca ulaştırılmamıştı. Öte yandan Toulon Turnuvası'ndaki performansı büyük kulüplerin scoutlarının dikkatini çekmiş olmalı ki 2012 kış transfer döneminde Manchester City, Inter,Porto, Juventus, Napoli gibi kulüplerin transfer listesinde yer almıştı. Inter ile prensip de el sıkışsa da kulubü izin vermeyince transfer iptal olmuştu. O dönem bu kulüplere transferi gerçekleşmemesi Beşiktaş açısından kaderin nadir iyi oyunlarından biriydi.

Sınavda derece yaptığında gittiği 

dershanenin reklamını yapan öğrenci pozu
2013 Mayıs ayında Beşiktaş yönetimi sportif direktörlük görevine Önder Özen'i getirmişti. Önder Özen stoper bölgesinde transfer listesinin başına Pedro Franco'yu yazdı ve transfer kısa sürede gerçekleşti.
Bonservisine ödenen 2.4 milyon euroluk meblağ kendisinden beklentileri yüksek tutmaya yetiyordu. Football Manager sevdalıların tam sevdiği genç yetenek transferi olmuştu. Ayrıca 750.000 euroluk garanti ücretiyle Beşiktaş'ın halen en az maaş alan yabancı oyuncusu. İlerde ne kadar doğru bir hamle olduğu anlaşılacak olsa da Önder Özen'i yıpratmak isteyenler Pedro Franco'nun bonservis bedeli üzerinden belaltı vurmaya başlamıştı. Çok farklı bir kültürden İstanbul gibi bir şehre gelen Pedro doğal olarak çevresinde kendi üzerinden dönen olaylardan etkileniyordu. Üstüne teknik direktör Slaven Bilic'in inatçı kadro seçimleri de eklenince ilk yarı Beşiktaş'ta hemen hemen hiç forma şansı bulamıyordu.Türkiye Kupası maçında Bucaspor'a karşı ilk kez forma giydiğinde fiziksel ve mental olarak çok zayıf olduğu  görünse de sezonun ikinci yarısına kadar kendisi geliştirdi.
Pedro Franco uyum sürecini atlatmış görünüyor.
Ancak Pedro'yu kafasındaki kadro planlamasına bir türlü oturtamayan teknik kadro stoper mevkiisine Dany gibi bir faciayı katıyordu. Herşeye rağmen sessiz ama azimli bir şekilde çalışmaya devam etti ve Beşiktaş'ın sakatlık kabuslarında olduğu bir dönemde formayı kaptı. İkili mücadelelerden ziyade pozisyon bilgisi ve oyun aklıyla temiz müdahalelerde bulunup taraftarın sevgisini kapmıştı bir anda genç yetenek. Beşiktaş'ın yıllardır savunmadan top çıkaramayan stoperlerinden sonra Pedro Franco'nun tekniği kendine hayran bıraktıran cinsteydi. Öte yandan Ersan Gülüm ile olan uyumu gözle görülüyordu. Beşiktaş 2. yarı 7 maçta sadece 3 gol yemiş ve 3ü de penaltıdandı. Bu 7 maçlık dönemde Pedro sadece 3 pas hatası yapmıştı. Ayrıca Beşiktaş, Pedro-Ersan ikilisinin oynadığı maçlarda sadece deplasmanda Arsenal'e yenildi. Beşiktaş fomasıyla da ilk golünü bu 7 maçlık serinin içerisinde bulunan tekrar maçında Kasımpaşaspor'a karşı atmıştı.

Beşiktaş formasıyla ilk resmi golü
 sonrası takım arkadaşlarıyla gol sevinci
Pedro Franco uyum sürecini olumsuz şartlara rağmen hızlı atlatmış, sessiz ve derinden ilerliyordu. Millonarios'ta forma giyerken kavuşamadığı Kolombiya A Milli Takım formasına 2014 Dünya Kupasında kavuşmak istiyordu. Teknik direktör José Pékerman onu alternatifleri arasında görse de Yepes, Zapata, Balanta ve Valdes'in olduğu stoper rotasyonunda yer alamamıştı. Kolombiya rakiplerinin birer birer dize getirdiğini evinde izlemek durumunda kalsa da hedefinden vazgeçmiş görünmüyordu.
Pedro ve Motta kampta milli takımlarının maçını izliyor

Beşiktaş'ın hazırlık dönemi ve Şampiyonlar Ligi ön eleme maçlarında gösterdiği istikrarlı ve yüksek performansıyla dikkatleri yeniden üzerine çekmişti. Özellikle Arsenal ile oynanan maçlardaki muazzam futbolu onun için iyi bir vitrin olmuştu. Pedro Franco 2. sezonundaki ilk maçlarında savunmadaki müdahaleleri ve topu oyuna muhteşem sokuşunun yanı sıra Beşiktaş savunma hattının lideri rolüne de sık sık bürünmeye başlaması taraftarın gönlündeki yerini iyice artırdı. Beşiktaş taraftarı kendisi için twitterda hashtagler açarken özel yaşantısına bile dikkat edip "yanlış" insanlara karşı onu uyarıyor. Pedro Franco artık kiminin kardeşi, kiminin abisi oldu ama hepsinden önce Beşiktaş'ın çocuğu oldu. Beşiktaş yönetimi de anlamış olmalı ki taraftar artık kaşarlanmış ya da kapıya konulmuş çöpleri değil Pedro gibi değerleri takımda görmek istiyor.  Son olarak yazının ilham kaynağı olan Kolombiya A Milli takımına çağrılmış olmasını gönülden kutluyorum.

Berkay Serbest
Mail adresi: serbestberkay@gmail.com
Twitter : @serbestberkay

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Murat Çolakoğlu Murat Çolakoğlu