Son Yazılar

Futbol

basketbol

diğer sporlar

21 Ocak 2014 Salı

Çatışma var : Kale Çizgisi vs Futbol Ruhu


Mesele sadece “gol” olsaydı , işin içinden çıkmak kolay olabilirdi. Eğer futbol sadece “gol” demek olsaydı mesele bu noktalara varmayabilirdi. Karmaşık bir giriş oldu ; şu meşhur meseleyi açalım..

Son yılların en çok tartışılan , üzerine yorumlar yapılan seminerler düzenlenen olaylarından bir tanesi “kale çizgisi teknolojisi” malumunuz. Futbolcu topa vuruyor , topun içerisine yerleştirilen çip vasıtası ile gerçekten gol olup olmadığı yüzde yüz bir şekilde belirlenebiliyor. Bu haliyle hiçbir mantıksal zıtlığa yer vermiyor değil mi ? Ama kale çizgisi teknolojisinin bunca tartışmalara yol açmasının bir sebebi var. Elle tutulmaz , gözle görülmez , dokunulmaz ama hissedilir.. ”Futbol ruhu”…

Herkesçe bilinen , televizyondaki en profesyonel spor yorumcusunun ağzından da kahvede oturup tavla atarken maç muhabbeti yapan bir dayının ağzından da duyabileceğiniz o ünlü laf : “Futbol hatalar oyunudur.” Futbolcular hata yapar , antrenörler hata yapar , yöneticiler hata yapar ve hakemler hata yapar. Saydıklarımdan ilk üçü sonuncusuna göre daha tolere edilebilir. Özellikle ülkemizde neredeyse her zaman böyle olmuştur. Hakemler de insandır , onların da iki gözü iki kulağı iki bacağı vardır fakat onların bu mesleği yapma iddiasında bulunmalarının en önemli sebebi ne kondisyonları ne de müthiş duyu yetenekleridir. Tabii ki bu özellikleri de onlara yardımcı olur ancak sezgileri bir hakemin fark yarattığı , üst düzey hakemliğe terfi ettiği önemli noktadır. Bir futbolcunun tavırlarını okuyabilmek , bir pozisyonu okuyabilmek , gerginlikleri , oyunun gidişatını okuyabilmek bambaşka bir meziyettir. Anlık kararlar vermek zorundasınızdır ve saliselerle akrobasi yaparsınız. Bana göre dünyanın en zor mesleklerinden biridir hakemlik.  Maçın en can alıcı dakikası , kırmızılı futbolcu şutu çeker , top üst direğe çarpar zemine yönelir, kaleci uzanır yakalayamaz . İşte o saliselik anda top yere çarpar ve seker. Yardımcı hakeminizle göz göze gelirsiniz. “Anlayamadım” bakışını atar size ve gol düdüğünü çalmaz oyunu devam ettirirsiniz. Kırmızılı takımın futbolcuları üstünüze yürür , saldırır. Gol olduğu iddiasındadırlar. Anlık verdiğiniz karar bir ülkenin kaderini etkilemiş olabilir. Cümlenin gerçek anlamının anlaşılması açısından tekrar söylemekte fayda var.. Bir ülkenin kaderiyle oynamış olabilirsiniz !

Sepp Blatter’in uygulamaya geçirmek için yoğun çaba sarf ettiği Platini’nin ise ısrarla reddettiği gol çizgisi teknolojisi pek yakında tüm dünyada hayata geçecek. Konfederasyon Kupası’nda denenen uygulama en son geçtiğimiz günlerde ise Dünya Kulüpler Şampiyonası’nda “kale çizgisi teknolojisi” ekranlara nasıl yansıyor sorusunun cevabı ile karşımızdaydı. Tıpkı tenis maçlarında olduğu gibiydi pek yabancı değildik açıkçası. 2014 Dünya Kupası’nda da uygulamada olacak gibi gözüküyor.
Çeşitli video kanallarından uygulamanın geldiği son noktayı görebilirsiniz. Teknik bir analiz yapmak niyetinde değilim. Sadece bu uygulama “futbol ruhu”nu zedeler mi , daha fazla teknoloji daha fazla bozunmuşluğu beraberinde getirir mi ? Bunların üzerinde düşünüyorum. Yukarıda bahsettiğim “Bir ülkenin kaderiyle veya bir takımın kaderiyle” oynama mevzusuna fena halde kafam takılmış durumda. Bu şekilde düşündüğümde evet diyorum evet , bu kale çizgisi olayı kesinlikle uygulanmalı artık. Ancak sonra düşünüyorum. Verilmeyen bir korner hatta belki de taç atışı bile oyunun gidişatını ve dolaylı olarak bir ülkenin bir takımın kaderini etkileyebilir. Top kale çizgisini geçti mi diye bakalım ama taç çizgisini geçti mi diye bakmayalım , yok ; bu da olmuyor… Hakemin her dakika kol saati şeklinde olan aparatından uyarılması fikri hiç sağlıklı durmuyor. Top sahanın herhangi bir çizgisini geçtiğinde ötecek olan saat ; yok uğraşılmaz. O zaman hakemin sahada olmasının mantığı kalmadı… Bilmiyorum sayın okur , çıkamadım işin içinden. Bir iki meşhur örnekle (gol olduğu halde sayılmayan) yazıyı bitireyim , konuyu birlikte düşünmeye devam edelim. En başta dediğim gibi futbol golden ibaret olsaydı mesele bu noktalara gelmezdi.

NOT: ”Tamam taç veya korner de oyunun gidişatını etkileyebilir ama gol daha önemli be arkadaşım.” Dediğini duyuyorum. Pek adil gelmiyor bana , ya her çizgi için uygulansın ya da bu haliyle devam edelim.















ANIL GÜLER
İTÜ Çevre Mühendisliği
anilguleritu@gmail.com



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Murat Çolakoğlu Murat Çolakoğlu