Şampiyonlar Ligi'nde 1. Haftanın Ardından

       Şampiyonlar Ligi’nde 1. Hafta maçlarını geride bıraktık. İlk hafta maçlarında Yacine Brahimi’nin mükemmel kişisel performansı, Roma, Porto ve Real Madrid’in bol gollü galibiyetleri, özellikle Çarşamba günü maçlarında kaçırılan akıl almaz goller ve Olympiakos’un pek ihtimal verilmeyen galibiyeti öne çıkan olaylardı. Öncelikle ilk haftaya özel ve genel olarak dikkat çekecek bilgileri paylaşalım, sonrasındaysa maç maç detaya girelim.

          Öncelikle bu haftada atılan özel goller dikkati çekiyor. Real Madrid’in Şampiyonlar Ligi’ndeki 1000. Golünü atan Karim Benzema ve Bayern Münih’in Şampiyonlar Ligi tarihindeki 800. Golünü atan Boateng adlarını tarihe yazdırdılar. Herkese nasip olmayacak çok özel istatistiklerdir bunlar. Yacine Brahimi, Şampiyonlar Ligi'nde hat-trick yapan ilk Cezayirli futbolcu olurken, bunu başarabilen Afrikalı 4.futbolcu oldu. Diğer isimler Drogba, Eto'o ve Yakubu. Atlético Madrid deplasmanda 6 maç sonra mağlup olurken, Hulk'lu Zenit bu sezon 10'uncu resmi maçında 8'inci golünü atmış oldu. Bu hafta Dortmund bir rekor kırmayı başardı, Borussia Dortmund Arsenal karşısında Şampiyonlar Ligi tarihinin en fazla şutunu attı. Dortmund toplamda kaleye 23 şut çekti. Real Madrid oynadığı son 39 maçın 38’inde en az 1 gol atmayı başarmayı sürdürürken bu seride sadece geçen sene Dortmund’a gol atamamışlardı. Roma, Bilbao ve Sporting uzun süre sonra Şampiyonlar Ligi’ne dönmüş oldu. Hiçbiri mağlup olmayarak iyi bir başlangıç yaptılar tecrübeli oldukları arenaya. Şimdi maçlara tek tek göz atalım.

Benfica : 0-2 : Zenit

Seyir zevki yüksek bir maçtı. Zenit Benfica’ya göre çok daha hakim bir maç çıkardı. Maçın golleri Hulk ve Witsel’den gelirken Witsel ilk Şampiyonlar Ligi golünü atmış oldu, Hulk’un ise yükselen form grafiği devam etti. Kaleci Artur yaptığı müdahale ile kırmızı kart gördü ayrıca. Benfica maç boyunca kontra ataklarla golü bulmaya çalıştı fakat başarılı olamadı.

Borussia Dortmund : 2-0 : Arsenal

Dortmund Arsenal’i rezil etti desek çok abartmış olmayız herhalde. Baştan sona maçı domine edip 23 şutla Şampiyonlar Ligi şut rekorunu kırmaları maçı basitçe özetliyor aslında. İmmobile ve Aubameyang’ın golleriyle Arsenal engelini çok rahat geçti Dortmund, önleri çok açık bu grupta.

Galatasaray : 1-1 : Anderlecht

Temsilcimiz için iyi geçmeyen ve son dakikada Chedjou’nun ekstra işleriyle Galatasaray’ın 1 puanı kazanıp, Anderlecht’in 2 puan kaybettiği bir maç oldu. O kadar genç Anderlecht’e futbolcu karakterleri oturmuş bir grubun baskınlığını kurmasını beklerken çocuklardan futbol dersi aldığımızı düşünüyorum. Praet ve Burak Yılmaz’ın karşılıklı golleri vardı. Maçta son zamanlarda olduğu gibi yine Selçuk İnan ve Burak Yılmaz’a protestolar gözlendi. Burak Yılmaz Şampiyonlar Ligi’nde 12. golüne ulaşarak Hakan Şükür’ün 15 gollük rekoruna iyice yaklaştı.

Juventus : 2-0 : Malmö

Hareketsiz bir maçtı. Maçın gollerini Tevez atarken akılda kalan Tevez’in robot dansı oldu. Kızı Tevez’den bu sevinci daha önce yapmasını istemişti fakat olmamıştı, Tevez’de kızına kendisini böylece affettirmiş oldu.

Liverpool : 2-1 : Ludogorets

82. dakikaya kadar gol olmayan maçta açılışı Balotelli yaptı ve böylece Liverpool formasıyla ilk golünü atmış oldu. 90+1’de Ludogorets beraberliği yakalasa da 90+3’te eski Sivasspor’lu kaleci Borjan’ın yaptığı hayati hatayla Gerrard rüyayı şimdilik sona erdirdi Ludogorets adına. Fakat Ludogorets’in son zamanlardaki çıkışı göz ardı edilmemeli buralara sürpriz sonucu gelmediler.

Monaco : 1-0 : Leverkusen

61. dakikada Moutinho’nun golüyle maçı kazandı Monaco. Maç çok heyecanlı değildi fakat temposu çok düşük de değildi. Leverkusen uzun toplarla etkili olmaya çalıştı fakat başarılı olamadı. Monaco ise topa daha çok sahip olmaya çalışarak maçı bitirdi.

Olympiakos : 3-2 : Atletico Madrid

Şampiyonlar Ligi’nde ilk haftanın en dikkat çekici sonucuydu. Arda Turan'ın formasını giydiği Atletico Madrid, Şampiyonlar Ligi'ne kötü bir başlangıç yaptı. A Grubu'nda Olympiakos, İspanyol devini 3-2 mağlup etti. Ev sahibi ekibe galibiyeti getiren golleri Masuaka, Affelay ve Mitroglou kaydederken, Atletico Madrid'in golleri Mandzukic ve Griezmann'dan geldi. Mücadeleye etkili başlayan ev sahibi ekip, seyirci desteğini de alarak oyunun kontrolünü eline aldı. Yunan ekibinde İbrahim Affelay, kullanılan köşe vuruşunda pasını ceza alanı önünde bulunan Masuaku'ya gönderdi. Fransız yıldız topu kontrol ettikten sonra kaleye mükemmel bir şut göndererek takımını 13. dakikada 1-0 üstünlüğe taşıdı. İspanyollar beraberlik için rakip kaleye yüklenirken savunmasında az adamla yakalandı. Sol kanattan gelen ortayı Atletico Madrid savunması uzaklaştıramadı ve iki rakibinden topu kurtaran Affelay, 31. dakikada farkı 2'ye çıkardı. 2-0. Golün şokunu üstünden atmaya çalışan Atletico, Mandzukic ile farkı 1'e indirdi. Sol kanattan Ansaldi'nin yaptığı orta savunmayı aştı ve rakibinin arkasına iyi bir koşu yapan Madzukic, 38. dakikada skoru 2-1'e getirdi. Bu gol ilk devrenin de skorunu belirledi ve Yunan ekibi ilk devreyi 2-1 önde tamamladı. 73. dakikada hücuma çıkmaya çalışan Atletico Madrid, topu rakibine kaptırdı. Kasami sağ kanattan ceza alanına girdi ve altı pas içerisinde bulunan Mitroglou'na pasını gönderdi. Mitroglou da arkasına gelen topu şık bir hareketle önüne aldı ve sert vuruşunda topu ağlara göndererek skoru 3-1'e getirdi. Mücadelenin son dakikalarında tüm hatlarıyla rakip yarı alanda gol arayan Atletico, Griezmann'ın golü ile 86'da farkı 1'e indirdi ve skoru 3-2 yaptı. Kalan dakikalarda beraberlik golü için saldıran İspanyollar aradığı golü bulamadı ve mücadele 3-2 Olympiakos'un üstünlüğü ile sona erdi. Bu skorla Yunan ekibi puanını 3'e yükseltti ve Juventus'un ardından grupta ikinci sıraya yerleşti. Atletico Madrid ise 3. sırada yer aldı. Milli oyuncumuz Arda Turan, bu mücadelede 90 dakika forma giydi. Dipnot olarak Olympiakos’un sol bekini takip etmenizi öneririm, bedavaya alınan Masuaku çok iyi bir başlangıç yaptı Olympiakos kariyerine. Hakeza Mitroglou'da geri dönüşü iyi yapanlardan, güzel bir gol attı.

Real Madrid : 5-1 : Basel

Mücadelenin 14. dakikasında Marek Suchy'nin kendi kalesine attığı golle 1-0 öne geçen Real Madrid, 30. dakikada ise Gareth Bale'in şık golüyle 2-0'ı yakaladı. Bu golden sadece 1 dakika sonra Cristiano Ronaldo skoru 3-0'a taşırken, gol fırtınası 37'de James Rodriguez ile devam etti. Real Madrid'in üst üste attığı 4 golle, 4-0 yenik duruma düşen Basel, bu gollere 38'inci dakikada Derlis Gonzalez ile cevap verdi. Soyunma odasına 4-1'lik Real Madrid üstünlüğü ile gidildi. İlk yarıdaki bu gol yağmuru sonrası, ikinci yarıda ise Real Madrid biraz frene bastı. 79'uncu dakikada Karim Benzema'nın golüyle skor 5-1 olurken, kalan dakikalarda başka gol olmadı ve mücadele İspanyol devinin 5-1'lik galibiyetiyle sonuçlandı. Bu farklı galibiyetin ardından Real Madrid, B Grubu'nda ilk haftayı lider olarak tamamladı.

Ajax : 1-1 : PSG

Zevkli bir karşılaşmaydı aynı zamanda da İbrahimovic’in eski takımına karşı oynaması bakımından özel bir mücadele oldu. Maç daha başlamadan taraftar desteği çok iyiydi ve maç boyunca da durmadan devam etti. Özellikle ikinci yarıda çok iyi mücadele etti Ajax. Maçın hakkı denildiği gibi beraberlikti fakat Ajax yenseydi daha bir mutlu olurduk sanki.

Roma : 5-1 : CSKA Moskova

Şampiyonlar Ligi’nde ilk haftanın fantastik sonuçlarından bir tanesiydi. Roma Şampiyonlar Ligi’ne olan özleminin hırsıyla ilk maçta CSKA’ya patlamış oldu. Baştan sona oyuna hakim olan, topa sahip olan Roma kontralarla gol bulmaya çalışan CSKA karşısında Gervinho(2), Iturbe, Maicon ve Ignasevich’in kendi kalesine attığı gollerle sonuca gitti. Bu arada Salih Uçan ilk 18’de yoktu. Daha Strootman gibi isimlerin de dönmesiyle baya bir işi zor olacak gibi.

Athletic Bilbao : 0-0 : Shakhtar Donetsk

Maçta her iki takımın da birbirine üçer şut çekip gol bulamadığı, Şampiyonlar Ligi’nde ilk haftanın golsüz biten tek maçı oldu. San Mames tribünleri uzun aradan sonra Şampiyonlar Ligi arenası heyecanına kavuştu.

Barcelona : 1-0 : APOEL

Pek heyecanı olmayan, ilk yarıda kurduğu baskıdan Pique ile golü çıkaran ve Barcelona galibiyetiyle biten bir karşılaşmaydı. Barcelona adına Luis Henrique’nin iyi işler yapmaya çalıştığını söyleyebilirim. El Haddadi, Roberto ve Samper’e şans tanıması güzel bir şey.

Bayern Münih : 1-0 : Manchester City

Karşılaşmanın adından bol gol ve kaliteli maç bekliyor insan, fakat Guardiola’nın şansı yine yanındaydı. İyi oynamadığı bir maçta, tam maç 0-0 berabere bitecek derken 90+ dakikada Boateng’in forvetleri kıskandıracak golüyle Bayern Münih maçı kazanmayı bildi.

Chelsea : 1-1 : Schalke 04

Chelsea’nin genel anlamda baskılı oynadığı bazı zamanlarda ise Schalke’nin dengeyi kurup yüklenebildiği özellikle bireysel performansların öne çıktığı bir mücadele izledik. Chelsea’de Hazard, Schalke’de ise Draxler maçı izleyenlere güzel bir resital sundular. Özellikle Draxler uzun zamandır durgundu ve bu maçla yeniden hareketleneceğinin sinyallerini verdi. Maçın karşılıklı golleri Fabregas ve Huntelaar’dan geldi.

Porto : 6-0 : BATE

Şampiyonlar Ligi’nde ilk hafta maçlarından sonucu en heyecan verici olanıydı. Yacine Brahimi attığı 3 gol + sergilediği performansla bizleri kendisine hayran bıraktı. Brahimi Şampiyonlar Ligi’nde ilk çıktığı maçta hat-trick yapmayı başarabilen 7. Futbolcu oldu. Maç boyunca oyuna hakim taraf olan Porto, rakibini adeta boğdu. %64 topla oynama yüzdesi yakalayan ve rakip kaleye tam 18 şut gönderen Porto, bulduğu 13 isabetli şuttan 6 gol çıkardı. Porto bu sonucun ardından gruptaki puanını 3'e çıkarırken, Bate 0 puanda kaldı. Diğer goller Adrian, Jackson Martinez ve Vincent Aboubakar’dan geldi.

Maribor : 1-1 : Sporting Lizbon

Ljudski Vrt Stadı'nda oynanan ve Fransa Futbol Federasyonu'ndan Clement Turpin'in düdük çaldığı mücadele 1-1 eşitlikle sonuçlandı. Portekiz temsilcisinin tek golü 80. dakikada Nani'den gelirken, Maribor'a puanı getiren golü 90. dakikada Luka Zahovic kaydetti. Mücadeleye iyi başlayan taraf olan ev sahibi Maribor, ilk dakikalarda taraftarının verdiği desteği arkasına alarak Sporting karşısında gol bulmaya çalıştı. Girilen cılız pozisyonlardan gol sesi çıkmayınca mücadelenin ilerleyen dakikalarında toparlanan Sporting maçı dengeledi. İlk yarıda başka gol olmayınca takımlar soyunma odasına golsüz gitti. İkinci yarıda daha etkili taraf konuk Sporting Lizbon oldu. Portekiz temsilcisinin ataklarında Maribor savunması başarılı olurken, son dakikalarda iyice artan Sporting baskısını 80. dakikada Nani golle süsledi. Mücadele Sporting'in üstünlüğüyle sona erecek denilen dakikalarda sahneye çıkan Luka Zahovic, uzatmada takımına puanı getiren golü attı. Mücadele 1-1 eşitlikle son buldu. Bundan sonra Zahovic’e daha çok dikkat çekersiniz heralde, zira kendisi 18 yaşında ve bundan sonra adından çok daha sık söz ettirecektir..

Sinan CÖDEL

Twitter; @futbol_gozlem