Peri Masalı mı, Güç savaşı mı ?

            Peri masalı mı, güç savaşı mı ? Bundan yaklaşık iki ay kadar önce, Lebron James “Sport Illustrated” muhabiri Lee Jenkins’e verdiği röportaj ve yazdığı mektupla bütün spor dünyasını salladı.

4 yıl önce yakılan formalar gün yüzüne çıkarıldı.Gidişinin ardından ağlayan taraftarlar, Ohio’lular sevinç gösterileri yaptılar Cleveland Ohio’da bir bayram havası esmeye başladı.Başkan Dan Gilbert, evet Lebron’un gidişini açıklayışının daha saati dolmadan Comic Sans fontu ile yazdığı mektupta hakaretler yağdıran o adam sevinçle karşıladı haberi.Twitter’dan oğlunun sakladığı Lebron James formasını geri giymek için izin istediğini ve mutlulukla izin verdiğini duyurdu.Lebron’un dönüşüyle Cleveland Ohio’nun kalkınacağı,  yıllık ne kadar gelir artışı olacağı, Cavailers takımının değerinin ikiye belki de üçe katlanacağı ile ilgili haberler yayınlandı.

Lebron yazdığı mektupta “Ohio ile olan bağlarım basketboldan çok daha büyük, kimse benim nerede basketbol oynayacağımı umursamazken oradaydım, orası benim büyüdüğüm, kanadığım, koştuğum yer.Kuzeydoğu Ohio’da hiçbir şey verilmez her şey kazanılır, zorluğu kabul ediyorum ve eve dönüyorum.” diyordu. ESPN, TNT, FOX SPORTS ve diğer bütün haber kanalları son dakika olarak verdiler haberi. Michael Jordan’ın basketbola dönüşünü saymazsak son yılların en sansasyonel spor haberiydi.Her şey bir peri masalı gibi ilerledi ve gerçekleşti.Şehrin asi çocuğu hayırsız evladı geri döndü ve herkes onu affetti.Lebron yıllar önce yaptıklarının bedelini ödemek istiyor, taraflarlar ise şehrin makus talihini değiştireceğine yıllarca inandıkları “Seçilmiş Kişi”yi kucaklıyorlardı.Peki her şey bir peri masalından ibaret mi? Lebron sadece “ihanet” ettiği takıma geri dönmeye ve affedilmeye mi çalışıyordu, yoksa işin içinde daha karmaşık daha gerçekçi nedenler mi var?

İlerde takımın en tepesindeki koltuğa oturmak...

Kariyerinin başından itibaren 23 numaralı formayi giydi Lebron.Miami’de emekliye ayrılan bu forma numarasının yerine kendi açıklaması ile “2*3=6” numaralı formayı giymeyi tercih etti.Kariyerinin başından itibaren de Michael Jordan’ı örnek aldığını defalarca dile getirdi.Michael Jordan’ın basketbolda başardıklarını anlatmaya gerek yok, Lebron’un bunu başarması şimdilik zor görünüyor ancak onu idol haline getirmesinin sadece basketbol sahasında olduğunu düşünürsek büyük bir hataya düşeriz.Michael Jordan an itibari ile Charlotte şehrinin takımının sahibi konumunda, Lebron gibi multimilyonlar kazanan bir sporcunun ilerde bundan 10-15 yıl sonrasında kendi takımına sahip olmak istemesi çok mu anormal olurdu? Bence hayır.Bunun için en uygun takım olarak kendi doğup büyüdüğü şehrin takımını görmesi de çok normal.Tek sorun nefret ediliyor olmasıydı, şimdilik bunu çözmüş gibi görünüyor.

Gücü eline almak...

Takıma gelir gelmez hem dünyanın en iyisi etiketi hem de bencil olmaması sayesinde etrafına şutörleri ve Kevin Love’ı getirmesi de aslında gücü kendisinde topladığının bir diğer göstergesi.”Kevin Love’ı getirmesi”  diyorum çünkü Cavailers menajerinin ve Cleveland şehrinin kendisine iyi oyuncuları çekme konusunda pek başarılı olmadığı ve bunu Lebron’un bizzat kendisinin yaptığı aşikar.Yaptığı iki yıllık kontratla verdiği mesaj ise çok net “Eğer istediklerimi yapmazsanız, giderim.”

Planlı, amiyane tabirle “Danışıklı Dövüş”...

Lebron’un yazdığı ve SI’da yayınlanan mektupta takımdan birkaç önemli oyuncuyu sayıp tam da ilerde takasa dahil edilecek oyunculara yer vermemesi de işin başka bir ironik tarafı.Kararını açıklamadan önce Kevin Love ile veya Cavailers ekibi ile konuştuğu düşüncesini beraberinde getiriyor.

Daha genç bir takımla oynamak...

Miami Heat’in atletizme dayalı savunma yaptığını çok da genç göründüğünü biliyoruz, ama işin aslı hiç de öyle değildi,takımın yaş ortalaması, yıllarca spor yazarları tarafından yaşlılıkları dolayısıyla favorilikten uzaklaştırılan, geçen sezonun şampiyonu San Antonio Spurs’ten daha yüksekti.Dwyane Wade hala çok elit bir sporcu olmasına rağmen, zamana-doğaya karşı gelemediği ve geri dönüşü olmayan diz sakatlıklarıyla boğuştuğu ortada.Takımın çekirdeğinde yer alan en önemli şutörler 35 bandında veya üzerinde yaşlarda.Aslında genç  ve atletik görünse de yaşlı bir takımdı Miami Heat.Kendisini böyle bir takıma önümüzdeki 4-6 yıllığına bağlamaktansa Play-off yüzü görmemiş, gelişmeye açık, potansiyelli genç oyunculara akıl hocalığı ve veya liderlik yapmayı tercih etti.

Sonuç olarak geldiği anda pek de şampiyonluğa oynayacak gibi görünmeyen Cavailers takımı an itibari ile yeni sezonun en büyük favorilerinden biri konumunda.Yeni koç David Blatt’in Avrupa’da yaptıklarını biraz ilgilenen herkes bilir, Lebron’un dünyanın en iyisi etiketinin yanında bencil olmadığını ve koça uyum sağlayacağını da düşünürsek bu sezon bizi çok renkli ve izlenesi bir Cavailers takımı bekliyor.

Mehmet Tezcan Güden

İTÜ Makine Müh.

mhmttzcngdn@gmail.com

@mhmttzcngdn